Otokrasi ve Özcan Işıklar

Silivri’nin gelmiş geçmiş en başarısız belediye başkanı olarak tarihe geçen Özcan Işıklar’ın, otokrat ve kural tanımaz yönetim anlayışına, fikir özgürlüğü ve diğer demokratik özgürlüklerle ilgili tavırları herkesçe malum.

Otokrasi ve Özcan Işıklar
Reklam
Bu Haberi Paylaş:

Silivri’nin gelmiş geçmiş en başarısız belediye başkanı olarak tarihe geçen Özcan Işıklar’ın, otokrat ve kural tanımaz yönetim anlayışına, fikir özgürlüğü ve diğer demokratik özgürlüklerle ilgili tavırları herkesçe malum.

Silivri’ye hiçbir hizmet ve artı bir değer katmadan geçen 5 yılın ardından yeniden koltuğa oturan Özcan Işıklar belediye hizmetleri ile uğraşmaktansa intikam derdine düştü.

Şimdi gelelim otokrasi ile Özcan Işıklar’ın birebir bağlantısına;

Otokrasi tarihsel olarak pek bir anlam ve içerik değişikliğine uğramamış, sadece demokrasi olarak çıkar temelinde yutturulmaya çalışılmıştır.

Otokrasi, emirsellik demektir.

Yani idare olarak bir emir vardır ve herkes bu emire uyar ve uymayan bertaraf edilir.

Burada bunun ilk izlenimi, demokrasideki diktatörlüktür.

Yani kişinin kendi demokrasisini bir emir olarak dayatmak.

Özcan Işıklar’ın uygulamalarına baktığımızda, kendi demokrasini oluşturma çabasındadır.

Yani kısaca “benim gibi düşünmeyen bertaraf olsun” düşüncesi içindedir.

İşte Özcan Işıklar’ın zihniyeti, otorite çabası sürü psikolojisinden ve korku felsefesinden kaynaklıdır.

Baskıcı, zorlayıcı, müdahaleci ve sadece kendi demokrasisi temelinde olduğundan otokrattır ve diktatörlük çabasıdır.

Yani zaten kendisinden beklentilerden dolayı karşı çıkan olmadığından veya karşı çıkanları bertaraf etmeye çalışarak demokrat görünmeye çabalar.

Gelelim meseleye;

Yerel basınla ilgili kendince kriter koyan Özcan Işıklarla ilgili yazılarımızdan sonra bazı angutlar kendince aptalca tezler ileri sürerek Özcan efendiye yağcılığa devam ediyorlar.

Bu angutlar birde kendilerini gazeteciden sayarak Özcan Işıklar’ın yaptığına çanak tutuyorlar.

Hiçbir sebep gazete ve gazetecilerin doğruları yazmaları ve eleştiri haklarını elinden alan Özcan Işıklar’a biat etmelerini haklı gösteremez.

Basına sansür koymak ancak ve ancak maddi kaynak baskısı ile oluşturulmak istense de çoğunlukta aksi tesir yapmıştır.

Yok Özcan efendi doğru yapmışmış, Silivri kaliteli basını hak ediyormuşmuş falan…

Kim kalitesiz basın istiyor?

Ülkemizin basın yasası var.

Bu işi Özcan efendinin işi değil,

Zaten böyle bir amacı da yok.

Bakın biz 5 yıldan beri Özcan Efendi ve Silivri Belediyesinden ilan almıyoruz.

Öldük mü?

Bittik mi?

Hayır.

Daha önemli bir şey diyeceğim.

Hadi Özcan efendinin söylediği kriterler olan en az 350 abone, 2000 tıklama vs. kriterlere biz uygunuz.

Acaba Belediye ve Silivri CHP’nin bize reklam ve vereceğine inanıyor musunuz?

Hayır.

Uygun olsak bile ne reklam ne de ilan vermeyeceklerdir.

Çünkü Özcan efendinin zihniyeti sansürcülük, antidemokratiklik, emirlerine birebir uyarak kendisine koşulsuz biat edilmesidir.

Bunları yaparsan ancak Özcan Işıklar ve Silivri CHP’den ilan ve reklam alabilirsiniz.

O yüzden kriterleri tutmasa da Özcan yalakaları, biatçıları, yağdanlıkları reklam ve ilan alacak ve sözde kriterleri savunmaya devam edeceklerdir.

Bizim gibi gerçekleri, doğruları yazan, vatandaşın yanında olan, haklı ve seviyeli bile eleştiride bulunanlar ise Özcan Işıklar tarafından daima aforoz edilecektir.

Sanmayın ki bu böyle devam edecektir.

Bu Özcan Efendinin gazeteci ve basın piyasası kızıştırma taktiğidir.

Şimdi yaygara koparanların ileride Özcan Işıklar istediği zamanda yine kanka olacaklarını göreceksiniz.

Geçmişte de böyle olmamış mıydı?

Özcan efendinin her zaman ki ucuz numaraları bunlar.

Önce bağırttırır, sonra zamanı gelince verir parayı susturur.

***********

Şimdi bakalım Özcan efendinin son planına;

Selami Değirmenci’nin belediye başkanlığı döneminde, yürütemediği başkan yardımcılığında başarısızlıklarının altında ezilen, bu yüzden sık sık Değirmenci’den azar işiten Özcan Işıklar, maddi imkânsızlıkları yüzünden de başkan yardımcılığı görevinden istifa da edemeyince o yıllarda oldukça psikolojik travmalar yaşamıştı.

Şimdi o dönemden kalan komplekslerinin ve egolarının esiri olmuş vaziyete geldiği açıkça görülüyor.

Bu Haberi Paylaş:
Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ